Toplumsal İyi Oluş Nedir? Psikenue Mayıs Ayı Semineri

Psikenue Psikoloji, günümüzün bireysel ve toplumsal dönüşüm süreçlerine ışık tutan önemli bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Klinik Psikolog Işılay Sarvan ve Psikolojik Danışman Pertev Furkan Çankırı'nın yürüttüğü “Toplumsal İyi Oluş: Biz Olmadan Ben Olmaz” başlıklı seminer, iyi oluş kavramını hem bireysel hem de toplumsal bağlamda ele alarak katılımcılara çok katmanlı bir düşünme alanı sundu.

İyi Oluş Halinin Bireysel ve Toplumsal Yüzü

Seminerin ilk bölümünde “iyi oluş” kavramı psikolojik açıdan ele alındı. Kavramsal çerçeve çizilirken, yalnızca bireyin mutlu olması ya da stres yaşamaması değil, anlamlı ve amaçlı bir yaşam sürebilmesi, ilişkilerinde doyum sağlaması, gelişmeye açık bir zihinsel yapıda kalabilmesi gibi boyutların da iyi oluşun ayrılmaz parçaları olduğu vurgulandı. Bu noktada Martin Seligman’ın PERMA modeli ve Carol Ryff’ın Psikolojik İyi Oluş modeli tanıtılarak katılımcılara bilimsel ve uygulanabilir perspektifler sunuldu.

İkinci bölümde ise, terapi odasında bireyle çalışan uzmanların toplumsal bağlamı dışlamadan nasıl bir çerçevede düşünmesi gerektiği tartışıldı. “Bireysel iyi oluş, toplumsal bağlamdan kopuk düşünülemez” vurgusuyla, bireylerin yaşadığı psikolojik deneyimlerin aslında daha geniş yapısal ve kültürel sistemlerle ilişkili olduğu ifade edildi. Bu kapsamda toplumsal iyi oluş halinin bireydeki mutluluk kavramı çerçevesinde mücadele ve emekle olan ilişkisi de detaylandırıldı.

Antroposen Çağda Alturizm ve Toplumsal İyi Oluş Hali

Toplum-birey ilişkisini merkeze alan bölümde, bireyi ve toplumu inşa eden dinamikler, benzerlikler ve ayrımlar psikososyal perspektiften analiz edildi. Özellikle içinde bulunduğumuz Antroposen çağda alturizmin, yani özgecilik davranışlarının neden daha hayati hale geldiği üzerinde duruldu. Katılımcılara güncel araştırmalar, kitaplar ve izleme önerileri sunularak toplumsal iyi oluş üzerine bireysel düşünme, üretme ve harekete geçme çağrısı yapıldı.

Seminer boyunca, bireysel terapötik süreçlerin toplumsal duyarlılıklarla nasıl birleşebileceğine dair somut örnekler ve kavramsal açılımlar sunuldu. Psikenue Psikoloji, bu tür etkinliklerle bireylerin sadece kendileri için değil, içinde yaşadıkları topluluklar için de iyi oluş inşa etmelerine katkı sunmayı amaçlıyor. “Biz olmadan ben olmaz” söylemi, seminerin sadece başlığı değil, aynı zamanda çağrısıydı: Kendimiz için iyilik hali ararken, başkalarının ve toplumun iyiliğini de göz ardı etmeden ilerlemek.

Terapi Odasından Topluma: Ruh Sağlığında Yeni Yaklaşımlar

Seminerin dikkat çeken bölümlerinden biri de “terapi odasındaki bireysellik” anlayışının yeniden ele alınmasıydı. Sarvan ve Çankırı, bireysel psikolojik deneyimlerin toplumsal bağlamdan ayrı düşünülemeyeceğini; toplumsal eşitsizlikler, kültürel normlar ve kolektif travmaların bireyin iç dünyasını doğrudan etkilediğini vurguladı. Bu bakış açısı, yalnızca danışanların değil, ruh sağlığı alanında çalışan uzmanların da kendi rollerini daha geniş bir çerçevede değerlendirmelerini sağlayarak, mesleki uygulamalara etik ve toplumsal bir derinlik kazandırdı.

Ayrıca seminerde, “toplumsal iyi oluşu mümkün kılan dinamikler” üzerine yürütülen tartışmalar, izleyicilere umut verici bir perspektif sundu. Dayanışma, ortak anlam üretimi, sosyal adalet ve kolektif sorumluluk gibi kavramlar, toplumsal iyilik halinin yapıtaşları olarak ele alındı. Bu noktada katılımcılar, bireysel psikolojik destek almanın yanı sıra, topluluklara katılmanın, gönüllülük yapmanın ve sosyal farkındalık geliştiren pratiklere yönelmenin de iyi oluşu artırabileceğine dair cesaretlendirildi. Seminer sonunda paylaşılan okuma ve izleme listesiyle, konuya ilgi duyanlar için kalıcı bir öğrenme yolculuğu başlatılmış oldu.

Toplumsal İyi Oluş Nedir? Seminer videomuzu YouTube'tan ücretsiz izleyebilirsiniz.

Psikenue Psikolojinin seminer ve faaliyetlerinden haber dar olmak için bizleri Instagram'dan takip edebilirsiniz.

Seminer Konuşmacıları: Klinik Psikolog Işılay Sarvan - Psikolojik Danışman Pertev Furkan Çankırı